Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
kule reklam
kule reklam
Header reklam

İdealize edilen ebeveynlik

Yaşadığımız coğrafyada idealize edilmeyen

Yaşadığımız coğrafyada idealize edilmeyen pek bir şey kalmadı. Evlilik, aile içi ilişki, arkadaşlık, iş ilişkileri, dostluk, anne olma, baba olma… Hepsi apayrı ele alınabilecek köşe yazısı konuları. Bu anca böyle olur. Şunlar şunlar yoksa bunlar bunlar olmuyorsa yanlıştır, eksiktir, ayıptır. Kime göre eksik neye göre yanlış ? Ebeveynlik kavramı ‘Kime göre neye göre ?’ sorgusundan oldukça uzak kaldı. Ağırlıklı olarak sosyal medya ortamından, ebeveynlerden oluşan topluluklardan, iş ve aile tarafından ilmek ilmek işlenmiş ‘ideal ebeveyn olma’ kalıbı. Acaba çocuğa yanlış mı davrandım ? Şu kursa da göndersem mi? Bunu mutlaka almalıyım çok mutlu olur. İyi bir anne olabildim mi ? İstediğini bugün yapamadık, kötü babamı oldum ? Özel okula gönderemedik, çocuğumuz için fedakarlık yapmamış mı olduk? Bitmeyen tükenmeyen serzeniş ve sorulara can mı dayanır ? Hem de bir ömür.

Her çocuk kendi aile koşullarında var oluyor. Tıpkı sizin gibi. Ve her ailenin sosyal, kültürel, ekonomik, psikolojik şartları birbirinden oldukça farklı. Peki bu kadar farklılık içinde idealize edilen ebeveyn ne kadar gerçeği yansıtabilir ? Yine bu kadar farklılık içinde arkadaşlarıyla/akranlarıyla aynı imkanlara sahip olabilir mi ? Yaşamda kendinize sorduğunuz soruların formatı değiştikçe farklı formlarda düşünmeye başlarsınız. Cevaplar değişir, davranışlar değişir. ‘Nasıl ideal anne/baba olurum ?’ telaşını br kenara bırakıp ‘Nasıl anne/baba olmak istiyorum ?’ sorusunu sormakla başlayabilirsiniz. İdeal ebeveyn olma yolunda ısrarcı davranmak, yoğun suçluluk duygusunun ardından yaşayacağınız ruhsal çöküntü de kaçınılmaz olabiliyor.

Yaşadığımız dünya gün geçtikçe dinamikleri çoğalan ve hızla değişim gösteren bir yer olmaya başladı. Yeteri kadar güven/güvenlik unsuru içermeyen dünyada, tehlike algısı gelişmiş, kendini koruma altına almayı çocuğuna aktarabilen ebeveyn olabilmek öncelikli olmalı derim. Kendini gözlemleyebilmeyi, merak duygusunu geliştirebilmeyi, iletişime girerken, etkileşimde bulunurken, ilişki kurarken sınırlarını oluşturabilmeyi, sorunlar karşısında çözüm geliştirebilmeyi, vicdanından vazgeçmemeyi, isteklerine sahip çıkabilmeyi çocuğuna aktarabilen ebeveyn olmak istemez misiniz ?

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir