SİLİNMEZ İZLERİN KENTİ

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz genelinde konuşlanan kentlerimizi ayrıcalıklı kılan birçok değerler olduğuna kuşku yoktur.

Kaldı ki olamaz da…

Fark yaratan bu özellikler, aynı zamanda onların konumunu da etkiler.

Bünyesinde yer alan değerlerin izleri öylesine derin ve anlamlıdır ki, aradan ne kadar süre geçse de özünden hiçbir şey kaybetmezler.

Değil mi ki günümüze dek uzandılar.

Aynı şekilde geleceğe doğru da yol alacaklar demektir.

Yeter ki aynı yaklaşımlar sergilensin.

Her birinin fark yaratan özellikte oldukları bilinci anlamını yitirmesin.

                                                             ***

Kuşkusuz bu değerlerin neler oldukları ve de nerelerde konuşlandıkları bilinsin istenir.

Her ne kadar her biri, tarih boyunca gündemde yer ettikleri için zihinlerde yer etseler de istenir ki geleceğe uzansınlar.

Nasıl ki bugün bizler onlara bakarak, sahip olduklarımız diyerek daha bir mutlu oluyoruz.

Aynı heyecan ve duygunun ilelebet yer etmesi için bizler de gereğini yerine getirmekle yükümlüyüz.

Değilse görevimizi yerine getiremediğimiz gibi gelecekte hakkımızda çok da yerinde yaklaşımlar sergilenmeyecek demektir.

Bu yüzden her dem belirtildiği gibi bu emsalsiz kalıntılar, en iyi şekilde korunarak geleceğe taşınmalıdır.

                                                              ***

Hal böyle olunca elbette bir takım sorular yer eder.

Özellikle geçmişin izlerini taşıyan söz konusu değerler nelerdir ve nerelerde yer almaktadırlar?

İlişkin olarak kurum ve kuruluşlar bazında, nasıl yaklaşımlar sergilenmektedir?

Anlaşıldığı üzere çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle ve de Muğla Valiliğinin himayelerinde gerçekleştiriliyor.

Kuşkusuz bu yaklaşımların tek bir amacı vardı.

“Muğla’nın dört bir yanında yer eden tarihin izlerini taşıyan eserlerin gün yüzüne çıkarılıp, turizme kazandırılması…”

Böylelikle aynı zamanda ziyaret edenlerin tarih ve kültür turizmine olan ilgisi ve bilgisi daha bir artardı.

Bu nedenle Muğla genelinde 28 Antik Kentte kazı çalışmaları aralıksız sürdürülüyor.

                                                                     ***

Kuşkusuz söz konusu çalışmalar Deniz, Kum ve Güneş turizmi olarak bilinen klasik turizm yanında Muğla için yeni bir turum modelinin yaratılması adınaydı.

Bunun için Muğla Valiliğinin himayelerinde Yatırım, İzleme ve Koordinasyon Başkanlığının önemli desteğinin olduğu görülüyor.

İlişkin olarak önemli bir nokta da Arkeolojik Kazılarda kimlerin görev üstlendiğiydi.

Bu nedenle belirlenen 28 Antik Kent adına sürdürülen çalışmalara 590 kişilik Arkeolog, Restorator, Sanat Tarihçi, Mimar, Mühendis, Teknisyen ve işçini katıldığı gözleniyor.

Dedim ya söz konusu kazılan için önemli bir adım atılmıştı.

Bilhassa bu sayıda ilgili ve yetkilinin katılması, meseleye ne denli samimi yaklaşım gösterildiğinin işaretiydi.

                                                                   ***

Bu denli önemli bir çalışma için Muğla Valiliği gereğini yerine getirerek 50 Milyon TL destek sağlanması, meseleye hangi gözle bakıldığının göstergesiydi.

Kuşkusuz maddi destek kadar önemli olan bir nokta daha vardı.

“Söz konusu eserlerin gün yüzüne çıkarılıp sergilenmesi ve de geleceğe taşınması.”

Değilse daha bir tahrip olurlardı.

Sürdürülen bu çalışmalar üzerine Muğla Valisi Orhan Tavlı yaklaşımlarını belirtiyor.

“Tarih ve kültür turizmi açısından yapılan çalışmaların etkileri şimdiden görülmeye başlanmıştır.

2022 yılında tarihi ve kültürel alanlarımıza yaklaşık 2 milyon kişi ziyaret etmiştir.

Bu nedenle her kesiminde tarih fışkıran Muğla’mız, tarih ve kültür turizminde de hak ettiği yere gelecektir.

Mülki amirin yaklaşımlarında abartı yoktu.

Muğla genelinde yer eden yerleşim birimlerinde yer eden tarihi değere haiz eserler, birbirinden değerli, bizlere miras bırakılan varlıklardı.

Bu yaklaşımlarda abartı yoktu.

İl genelinde yer eden birbirinden değerli eserler MUĞLA’NIN,  SİLİNMEZ İZLERİN KENTİ olmasını sağlamışlardı.