SÜREKLİLİK OLUR MU?

featured

 

İçinde bulunduğumuz süreçte, turizm bağlamında konuya yaklaşım gösterenler yanında, sektör temsilcileri ve de bizatihi devletin cevap aradığı birçok soru var.

Milletçe kısa bir süre öncesinde eda ettiğimiz Kurban Bayramında, özellikle turizm beldelerinde bugüne değin gözlenmediği şekilde yoğunluğun olduğunu yadsımak mümkün olmadığına göre, süreklilik arz eder mi?

Dolayısıyla kişi, kurum ve kuruluşlar bağlamında beklentiler karşılık bulur mu?

Yoksa bir sürece has gelişmeler olarak mı yer eder?

Daha da benzer sorular.

Dedim ya, turizm açısından her kesimi mutlu kılan gelişmelere yönelik sorular bunlarla sınırlı değildi.

Genel perspektiften bakarak cevap vermek gerekirse tek söyleyebileceğimiz, bugüne değin ancak özel günlerde görülen benzeri turizm faaliyetlerinin geçtiğimiz bayramda da sergilendiğidir.

Oysa istenen, bütün yıl boyunca aynı hareketliliğin yaşanmasıydı.

***

Asılnda, gözlenen gelişmeler bağlamında tek bir temennimiz var.

Bu tür etkinlikler sadece bayramlar ve özel günlerle sınırlı kalmasın.

Özellikle turizm mevsimi olarak görülen süreçte de aynı hareketlilik etkisini göstersin.

Üstelik o zaman, beklentilerin karşılık bulduğu sadece işletmeler olmayacaktır.

Bundan tüm esnaf teşekkülleri de yeterince nemalanacaktır.

Yanı sıra bizatihi devlet…

Hal böyle olunca genel beklenti, istenen düzeyde turizm sirkülasyonun yer etmesi ve de süreklilik göstermesidir.

Kuşkusuz o takdirde, her kesim için olduğu kadar bizatihi devletin çıkarlarına yönelik etkinlikler olarak yer eder.

Bu yüzden her kim olursa olsun hiçbir mazeret üretmeden, tüm dünyanın tasvip ettiği girişimleri eksiksiz yerine getirmek durumundadır.

Sıkça altını çizdiğim gibi o zaman Türkiye, dünyada konuşlanan turizm ülkeleri arasında rahatlıkla yerini alır.

Yeter ki bu kapsamda olmazsa olmaz kriterler, hiçbir mazeret üretmeksizin eksiksiz yerine getirilsin.

***

Şimdi…

Konuya ilişkin gelişmeler ve de uygulama bazında izlenen rota ortada olmasına karşın dense ki;

Türkiye, tüm dünyada çok önemli bir sektör haline gelen turizm adına, her vesileyle altı çizilen normlar itibariyle gereğini yerine getiriyor mu?

Özellikle ekonomide reel değerler içerdiği rakamlarla belirtildiği halde, daha bir iyileştirilmesi açısından, devlet ve özel sektör üzerine düşen görevi yapıyor mu?

Sığ bir yaklaşımla, nasılsa dünyanın her kesiminden turistler geliyor.

Rakamlar bunu gösterdiğine göre “izlenen politika doğrudur” yaklaşımı içerisinde, yeniliğe yer vermeden rutin gelişmelerin arkasına mı sığınılıyor?

Kabul edelim ki cevap arayan sorular bunlarla sınırlı değildi.

Daha birçok soru var ki, her biri mutlak cevap aradığı gibi yerine getirilmesi kaçınılmazdır.

***

Belirttiğim gibi bu soruların karşılık bulması noktasında, ilgili tüm kurum ve kuruluşların kayıtsız kaldığı düşünülemez.

Elbette bazı kesimler daha bir titizlik göstererek, tabir yerindeyse kılı kırk yararken, bazı sektör temsilcileri ağırdan alabilirler.

Nasılsa ülkemize turistler geliyor! diyerek, sığ bir yaklaşım içerisinde, mutlak yerine getirilmesi kaçınılmaz kuralları savsaklayabilirler.

Kuşkusuz bu tür davranışlar sergilemek, turizmin istediği kuralları hiçe saymakla eşdeğerdir.

Üstelik bu durumda sadece günü kurtarırsınız.

Ondan sonraki süreçte ve de gelecek yıllar içerisinde beklentilerin karşılık bulması, kolay değildir.

Bu yüzden asıl olan, her platformda belirtildiği gibi turizmin istediği tüm kriterlerin eksiksiz yerine getirilmesidir.

Dolayısıyla o takdirde, beklentiler karşılık bulduğu gibi önümüzdeki süreçler adına ümitler daha bir artar.

Yeter ki turizm açısından her vesileyle ve her platformda gündemde yer eden TURİZMDE SÜREKLİLİK OLUR MU? OLGUSU ADINA OLMAZSA OLMAZ NORMLAR, EKSİKSİZ YERİNE GETİRİLSİN.

SÜREKLİLİK OLUR MU?

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Muğla Yenigün Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!