Muğla’da Fethiye Devlet Hastanesi’nde görev yapan Uzm. Dr. Yasin Ceylan’ın bir hasta yakını tarafından darp edildiği öne sürüldü.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Fethiye Temsilciliği ve Muğla Tabip Odası tarafından Fethiye Devlet Hastanesi önünde yapılan basın açıklamasında hastanede görevli Uzm. Dr. Yasin Ceylan’ın 12 Aralık Pazartesi günü, bir hasta yakını tarafından darp edildiği iddia edildi.
Ortak basın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“Muğla Fethiye Devlet Hastanesinde 12 Aralık’ta saat 09.30 gibi bir meslektaşımız hasta yakınının şiddetine maruz kaldı; Uzm. Dr. Yasin Ceylan arkadaşımız darp edildi. Aslında arkadaşımıza yapılan saldırı mesai arkadaşlarına, Muğla sağlık emekçilerine, nitelikli sağlık hizmeti beklentisi içerisinde olan halkımıza yönelik bir saldırıdır; bu nedenle başta hekimler, sağlık emekçileri ve toplum olarak üzüntülüyüz aynı zamanda öfkeliyiz.
“GÖREN KARANLIK ZİHNİYET ELİNDE GELDİĞİMİZ NOKTA BUDUR”
Sağlık Emekçilerine yönelik son yıllarda artan şiddetin nedenini Tabip Odaları ve Türk Tabipleri Birliği olarak çok iyi biliyoruz; 12 Eylül faşist askeri darbesiyle başlayan sağlık sistemindeki bozulma, 2003 yılında uygulamaya konan ’Sağlıkta Dönüşüm’ programıyla taçlandırılan sağlık politikasıdır. Hastaneleri kar getiren işletme, hastaları müşteri ve sağlık emekçilerini köle olarak gören karanlık zihniyet elinde geldiğimiz nokta budur; her gün 80-100 arası yılda 30.000’lere varan ‘Beyaz Kod’ vererek çığlık atıyoruz, şiddete uğradık diyerek sorumluları göreve çağırıyoruz.
“TÜM UYARILARIMIZ GÖRMEZDEN GELİNDİ”
Şiddet, sağlıkta şiddet önlenebilir bir durumdur; biz sağlık emek ve meslek örgütleri olarak, bu şiddet sarmalının genişlemesi karşısında sağlık politikası uygulayıcılarını defalarca uyardık. Şiddetin münferit bir olgu olmadığını, bununun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu, gerekçeleriyle birlikte tekrar tekrar ifade ettik. Kışkırtılmış sağlık talebine yol açan sağlıkta dönüşüm proğramından vazgeçilmesini, sağlık emekçilerinin güvenli ortamlarda çalışmalarının sağlanmasını, insan onuruna yakışır özlük haklarına kavuşturulmasını aynı zamanda toplumun nitelikli, ulaşılabilir, ücretsiz sağlık hakkına kavuşturulmasını, etkin şiddet önleyici yasa tasarıları önerdik. Ancak, tüm uyarı ve önerilerimiz görmezden gelindi; bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından ve uygulanan sağlık politikalarından ayrıştırılarak sorun bireylerin münferit davranışları olarak görüldü.
“SAĞLIKTA ŞİDDET ÖNLENEBİLİR BİR DURUMDUR”
Dr. Ersin Arslan, Dr. Kamil Furtun, Dr. Aynur Dağdemir , Dr. Ekrem Karakaya ile pek çok sağlık emekçisini, canlarımızı şiddet sonucu kaybettik; her gün sözlü-fiziki onlarca arkadaşımız şiddete maruz kalmaktadır. Mevcut sağlık politikalarında ısrar edilmesi arkadaşımızın şiddete uğrayan son sağlık emekçisi olması dileğimizi boşa çıkaracaktır. Artık yeter; sağlıkta şiddet önlenebilir bir durumdur, politik bir tercihtir, gerekli önlemleri almayanlar en az şiddet uygulayanlar kadar sorumludur. Biz sağlık emek ve meslek örgütleri olarak her türlü şiddetin karşısında, şiddete uğrayan her arkadaşımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Şiddet uygulayan, uygulatan, uyguladıkları sağlık politikalarıyla şiddete neden olanlardan da hesap soracağımızın bilinmesini istiyoruz.”
Haber :Esma Turan
Bu haber 1 kez okundu.