ALTIN GÜNLERİ

Türkiye’de vatandaş siyaseti ortalama her yirmi yılda bir şekillendirir. Günümüzde de bir çok siyasetçinin kısır söylemlerine ve siyasetin sıkışmışlığına bakarak söyleyebilirim ki önümüzdeki ilk seçimde vatandaş sandıkta bir şeyleri değiştirmeye hazırlanıyor. Vatandaş hazırlık içerisindeyken, siyasi partiler ne durumda bakalım istiyorum.

Cumhur İttifakı bileşenlerinden başlayacak olursak Ak Parti kadroları 20 yıldır ülkeyi yönetiyor ve bu kadrolarının başta ekonomi olmak üzere bir çok konuda söylemleri eyleme dökemedikleri gibi son dönemlerde gerçeklikten uzak, skandal gibi açıklamaları en çok yine kendilerine zarar veriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinde işinin ehli insanlar yok denecek kadar az. Ak Parti’nin içerisinde bulunduğu bu dönem bana Anavatan’nın son dönemini hatırlatıyor… Dünyadaki gıda krizi ve pandeminin üzerine uygulanan yanlış politikalar, ülkeyi bağıra çağıra ekonomik krize sürükledi. Yaklaşık 10 milyon sığınmacı ve kaçakla bu kriz daha da derinleşti ve derinleşmeye devam ediyor. Evet bugün yine hemen hemen tüm anketlerde Ak Parti birinci parti ama grafikleri aşağı yönlü seyrediyor. MHP’de ise Genel Başkan Devlet Bahçeli dışında konuşan yok. Devlet Bahçeli de tüm söylemlerini Beka düzlemine oturtuyor. Yalnızca bu söylemler yetecek mi sandık başarısı için hep birlikte göreceğiz. Ama MHP’nin de grafikleri, ittifak ortağı gibi aşağı yönlü seyrediyor.

Millet İttifakı cephesine bakacak olursak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde “6’lı Masa” kuruldu. 6’lı Masanın ilk toplantısı, belli oranda dikkat çekse de, seçmende beklenen heyecanı yaratmadı. Sonrasında imzalanan “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni” de seçmende karşılık bulmadı. Sonrasındaki toplantılar, tabiri yerindeyse “altın gününe” döndü. Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın diğer bileşenleri masaya Davutoğlu ve Babacan’ı oturtarak stratejik hata yaptılar bence. Bugün ülkenin içerisinde bulunduğu en büyük iki krizde (ekonomik kriz ve sığınmacılar krizi) bu isimler en az Erdoğan kadar sorumludur.Ayrıca 6’lı Masa, Mutabakat Metninde ise 1921 Anayasasına atıfta bulunarak Cumhuriyete değil de “Hürriyet ve İtilaf Fırkası”na atıfta bulunmuştur. Bu konuda ne demek istediğimi biraz siyasi tarih bilenler daha iyi anlayacaktır. Ama kısaca söylemek gerekirse Hürriyet ve İtilaf; etnikçidir, adem-i merkeziyetçidir, ulus devlet karşıtıdır. Cumhur İttifakı’nın grafikleri aşağı yönlü iken, Millet İttifakı’nın oyları da yerinde sayıyor, seçmene güven veremiyor. Bunun sebebi 6’lı Masanın bulanıklığı olabilir mi?

İttifaklar dışındaki Memleket Partisi ve Genel Başkanı Muharrem İnce’nin görünürlüğü giderek azaldı. Böyle giderse Emine Ülker Tarhan’ın Anadolu Partisi’nin akıbetini yaşayabilir parti.

İttifaklar dışındaki bir diğer parti Ümit Özdağ liderliğinde kurulan Zafer Partisi, kısa zamanda çok yol aldı. Tabiri yerindeyse yaklaşık 2 aydır Türk siyasetinde Ümit Özdağ etkisi yaşanıyor. Sığınmacılar krizini gündeme taşıyan Özdağ, sonrasında “Mansur Yavaş” çıkışı ile Türkiye’nin gündemine oturdu. Ve sığınmacılar krizine getirdiği çözüm önerileri, akılcı ve altını dolduruyor. Bu da seçmenin dikkatini çekiyor. Ümit Özdağ’ın Zafer Partisi’nin akıbeti 90’lı yıllardaki Ecevit’in DSP’si gibi olabilir. 1992 yılında siyasi yasakların kalkmasıyla CHP yeniden kurulmuş ve “Ecevit’in DSP’sine oy çıkmaz artık” söylemleriyle  1995 erken seçimlerine gidilmiş. Süpriz bir şekilde Ecevit’in DSP’si  %14.64 oy oranıyla 76 milletvekili ile Meclise girmiş. Ümit Özdağ da yapabilir mi böyle bir çıkış? Neden olmasın?

Yazıyı kısaca Muğla ile kapatalım istiyorum. CHP’li Belediye Başkanlarının Milas’ta Ağaoğlu, Marmaris’te Sinpaş, Menteşe’de Çimento Fabrikası projelerine inşaat ruhsatı vermeleri, Muğla’da CHP’yi sıkıntıya soktu. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizin faturasını vatandaş Ak Parti ve MHP’ye birlikte kesmeye hazırlanıyor. İYİ, Demokrat, Deva, Gelecek, Saadet, Memleket Partileri Muğla’da sahada görünür değiller. Zafer Partisi kadrolarının performansları Genel Başkanlarının çok çok altında…

Muğla, Meclise 7 Milletvekili gönderiyor. Şimdiki fotoğrafa bakacak olursak 3 CHP, 1 Ak Parti, 3 Milletvekilliği de boşta görünüyor. Partilerin performansı ve listeleri boş kontenjanları dolduracak gibi görünüyor…

Bu haber 0 kez okundu.